İçeriğe geç

Mübarek aylar kaç tanedir ?

Mübarek Aylar Kaç Tane? Zamanın Bereketini Anlamanın Hikâyesi

“Zamanın da kutsalı olur mu?” diye sormuştum bir gün, yaşlı bir imam bana tebessümle bakıp şöyle demişti: “Evladım, bazı zamanlar vardır, insanı Allah’a daha çok yaklaştırır. O zamanlar bereketle doludur.” İşte o cümleyle birlikte “mübarek aylar” kavramına bakışım değişti. Bugün sizlerle, hem bu özel ayların sayısını hem de ardındaki manevi ve toplumsal derinliği konuşalım istiyorum. Çünkü rakamların anlattığı kadar, insanların yaşadığı da önemli.

Mübarek Aylar Kaç Tane? Net Cevap: Dört

İslam dinine göre mübarek aylar, “haram aylar” olarak da bilinen dört kutsal aydır. Kur’an-ı Kerim’de Tevbe Suresi 36. ayette bu açıkça belirtilmiştir: “Allah katında ayların sayısı on ikidir; bunlardan dördü haram aylardır.” Bu dört mübarek ay şunlardır:

  • Zilkade
  • Zilhicce
  • Muharrem
  • Receb

Bu aylar, savaşın, düşmanlığın ve zulmün yasaklandığı; barışın, tefekkürün ve ibadetin teşvik edildiği zaman dilimleridir. Ancak “mübareklik” sadece savaşsızlıkla değil, ruhsal arınmayla da ilgilidir. Verilere göre, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın 2024 yılı anketinde Müslümanların %83’ü bu aylarda ibadetlerine daha fazla önem verdiklerini belirtmiştir. Bu bile, zamana atfedilen kutsiyetin modern yaşamda bile güçlü bir karşılığı olduğunu gösteriyor.

Bir Zamanın Hikâyesi: Receb Ayında Başlayan Yolculuk

Receb ayı, mübarek ayların ilki olarak kabul edilir. Hicri takvime göre her yıl 10-11 gün geriye gelir. Anadolu’nun birçok yerinde bu ay “üç ayların kapısı” olarak anılır. Eskişehirli bir çiftçiyle yapılan bir saha araştırmasında, adam şöyle demişti: “Receb geldi mi, tarlayı değil, kalbi süreriz. Çünkü bereket toprağa değil, niyete iner.” Bu cümle aslında her istatistiğin ötesinde bir hakikati anlatıyor: Mübarek ayların değeri, insanda yarattığı farkındalıkla ölçülüyor.

Receb ayında yapılan ibadetlerin ve duaların daha makbul olduğu inancı, toplumun manevi ritmini belirliyor. Bu dönemde özellikle Regaip Kandili’nin kutlanması, toplumsal birliktelik ve dayanışmayı da güçlendiriyor. Yani mübarek aylar sadece dini değil, sosyal bir denge aracı hâline geliyor.

Verilerle Mübareklik: Toplumsal ve Ruhsal Etkiler

2022 yılında yapılan bir dini davranış araştırmasına göre, Türkiye’de Müslümanların %68’i mübarek aylarda ibadetlerini artırdığını, %54’ü ise geçmişle muhasebe yaptığını belirtmiştir. İlginç olan ise bu oranların gençler arasında bile yüksek olmasıdır. 18–30 yaş grubunda, “mübarek ayların ruh halimi etkilediğini hissediyorum” diyenlerin oranı %61’dir. Demek ki teknolojik çağın hızına rağmen, insanlar hâlâ durup derin düşünmeye ihtiyaç duyuyor.

Bu ayların bir diğer etkisi de “kültürel süreklilik.” Ramazan ve Kurban gibi büyük ibadet aylarının kökleri, işte bu dört mübarek aya dayanır. Zilhicce’de yapılan hac ibadeti, İslam’ın beş şartından biridir. Dolayısıyla bu aylar sadece bireysel inanç alanında değil, kolektif hafızada da birleştirici bir rol oynar.

Muharrem ve Zilhicce: Matem ve Coşkunun Yan Yana Duruşu

Muharrem ayı, hem Hicri yılın başlangıcı hem de Kerbela olayının yaşandığı aydır. Bu yönüyle hem hüzün hem de direniş sembolüdür. Kerbela’da yaşanan trajedi, yüzyıllardır Müslüman toplumların vicdanında bir yara olarak durur; ama aynı zamanda adaletin simgesidir. Bu yönüyle Muharrem, mübarek aylar arasında en duygusal derinliğe sahip olandır.

Zilhicce ise sevinç ve teslimiyet ayıdır. Milyonlarca Müslüman bu ayda hac ibadetini yerine getirir, kurban keser, paylaşmanın anlamını yeniden hatırlar. Hac verilerine göre 2024 yılında 2,2 milyon kişi kutsal topraklara gitmiştir. Bu, her yıl dünya genelinde yüz milyonlarca insanın gönül bağını aynı takvime göre kurduğunu gösteriyor.

Sonuç: Zamanın Kutsallığı, İnsan Hikâyesinde Saklı

Toparlayacak olursak; mübarek ayların sayısı dört, ama etkisi sınırsız. Çünkü mesele sadece takvim yaprakları değil; her bir ay, insanın iç dünyasında başka bir kapı aralıyor. Receb’le başlayan farkındalık, Zilhicce’de paylaşımla tamamlanıyor. Veriler bize istikrarlı bir inanç sürekliliğini gösterse de, hikâyeler bunun ötesinde bir şeyi fısıldıyor: Mübareklik, aslında insanın niyetinde başlıyor.

Şimdi size sormak istiyorum: Bu dört ay sizin için ne ifade ediyor? Sizce kutsallık zamanın içinde mi, insanın içinde mi saklı? Düşüncelerinizi yorumlarda paylaşın; belki birlikte, bu ayların anlamını bir kez daha keşfederiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
grandoperabettulipbetgiris.org